Küresel Isınma: Gabak Yine Yoksulların Başına Patlatılmak İsteniyor

Cuma, 06 nisan 2007

Küresel ısınmanın kaynağının fosil yakıtlardan kaynaklandığı, bu yakıtların da en fazla ABD, Avrupa ve Çin'de kullanıldığı bilindiği halde yine de küresel ısınmayı azaltmak için yoksullara kemer sıkma tavisyesinde bulunuyor. Dünyanın zengin ülkeleri, yani büyük emperyalist ülkeleri küresel ısınmaya karşı milyarlarca dolar yatırım yaparak önlemler alırken yoksul ülkelerde doğal ekonomi ile yaşayanlar ise kendi hallerine bırakılıyor. 1990'dan bu yana iklim değişikliğini incelemeye alan BM komitesi hazırladığı raporda küresel ısınma konusunda yoksullar için hiçbir önlem alınmadığına dikkati çekiyor. BM raporu zengin büyük emperyalist ülkelerin küresel ısınma ile yükselecek olan deniz seviyesine karşı önlemlerini artırırken yoksulların yaşadığı bölgelerde hiçbir önlem alınmadığına dikkati çekiyor. Küresel ısınmanın yarattığı kuraklıklara karşı mevcut tarım tohumlarının yeterli olmadığını, onların yerine kuraklığa dayanıklı tarım tohumlarının yetiştirilmesi gerektiğini vurgulayan BM'li uzmanlar, yine zengin emperyalist ülkelerin bu konuda yoksullardan kat kat önde olduğunu yazıyorlar. Küresel karbondioksit üretiminin yüzde 3'ünün Afrika kıtasında üretilmesine karşın 840 milyon nüfusu ile Afrika küresel ısınmadan en büyük darbeleri almaya başladı bile... Bilimadamları küresel ısınma ile toprağın verimliliğinin ekvator bölgelerden kutuplara doğru kaydığını, ekvator bölgelerin çölleştiğini ve bu çölleşmenin daha da artacağına dikkat çekiyorlar. Küresel ısınmanın etkilerini azaltmak için sadece karbondioksit üretiminin sınırlandırılması değil, aynı zamanda artan karbondioksidin yarattığı kuraklık ve su baskınlarını yoksul ülkelerde de önlemek için çalışmalara şimdiden başlanması gerektiği raporda yer alıyor. BM raporu zengin, büyük emperyalist ülkelerin dünyada iklim değişikliği ile yaşanan kuraklık ve toplumsal sorunlar için harcadıkları “yardımlar”in çok düşük olduğuna da vurgu yapıyor. ABD emperyalizminin küresel ısınmaya karşı önlemler için önümüzdeki 10 yıl içinde 3 milyar dolar ayırdığı halde bu fonun büyük bir kısmının enerji kaynaklarının güvence altına alınmasında kullanıldığına dikkat çekiyor.

Atmosfer Araştıma Merkezinde uzman olarak çalışan Michael Glantz'ın sözleri yaklaşmakta olan facia konusunda kapitalist-emperyalizmin insanlık için ne yaptığını özetler niteliktedir. “Üçüncü dünya yalnız başına sorunlarla boğuşmaktadır ve gelecekte de yalnız başına kalacağına inanıyorum”. Kapitalizm-emperyalizmin insalığı yıkıma götürdüğünü çok iyi biliyor ve görüyoruz. O zaman insalığı kurtarmanın tek yolu kalıyor. Kapitalizm-emperyalizmi ortadan kaldırmak.