Kıbrıs'ta Sosyalist Gerçek; 17. Seneyi Geride Bırakırken

perşembe, 31 Ocak 2013

Yaşadığımız dünyanın ekonomik ve dolayısıyla toplumsal düzenine baktığımız zaman, bilhassa da SSCB'nin yok edilmesinden sonra, iki seçeneğimiz olduğu çok açık bir şekilde görünmektedir. Ya bu sistemden, kapitalist emperyalist sistemden, çıkarları olup da bu sistemin devam etmesi için uğraşanların ya da bu çıkar sahiplerinin yıkıma, sömürüye, ölüme doğru götürdüğü çoğunluğun yanında yer almak. Bu kesinkes taraf tutmayı gerektiren durum bir bilim haline gelmiş olan Marksizm-Leninizmin ya yanında ya da karşısında olmak durumudur.

Marksizm-Leninizm biliminin en büyük düşmanları, kendi sistemlerinin ölüme gittiğini bilen bu düşmanları, her türlü olanakları kullanarak yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadırlar. Bilimin önünü kesmeye, herkesin bilimsel doğrulara ulaşmasını engellemeye, kendilerine uygun olanı vermeye çabalamaktadırlar.

İşte Kıbrıs'ta Sosyalist Gerçek de onların bu uğraşlarının karşısında işçi ve emekçilerin ve ezilen ve sömürülen halkların eline Marksizm-Leninizm bilim silahını ulaştırmak için 1 Şubat 1996'da yayın hayatına başladı. Sadece bu da değil, bu bilimin öğrenilmesi değil, bu bilim etrafında çalışmaları ve örgütlenmeyi, örgütlemeyi hedef almayı da gerektirirdi.

Tüm çalışmalarını bu temele dayandırmaya çalışan KSG 17 yıldır okuyucularıyla gerek gazete olarak gerekse de sadece internet sayfaları olarak imkanları ölçüsünde görevini yapmaya çalışmaktadır.

Son zamanlarda yurdumuzdaki bazı gelişmelere bakalım. KTHY'nın batırılması, Lefkoşa Türk Belediyesi'nde çalışanlara ücretlerin ödenememesi yanında belli yerlerde özel firmalara para ödenerek iş yaptırılması, elektriğin ve telefonun özellestirilmeye çalışılması vb. tüm bu yaşananlar KSG dışındaki basına bakarsak bir kısmına göre yönetenlerin beceriksizliğinden, diğer bir kesime göre hükümetin Türkiye'nin valisinin her dediğini yapmasından vb. kaynaklanmaktadır.

Bu şekilde işçi ve emekçilerden temel gerçekler gizlenmektedir. Oysa bu yapılanların tümünün burjuva-emperyalistlerin işçi sınıfına karşı bir sınıfsal saldırısı olduğu ortadadır.

Gerçekte tüm bu yaşananların kapitalist emperyalist sistemin getirdiği kaçınılmaz durumlar olduğunu ve bu sistemden kurtulmadan işçi ve emekçilerin kurtuluşunun mümkün olmadığını bir tek Kıbrıs'ta Sosyalist Gerçek sayfaları söylemektedir.

Tarafsız basın adıyla yayın yapmakta olan basın işçi ve emekçilerin gerçekleri görmesini, ona göre tavır takınmasını engelleme çalışmasıyla kime hizmet etmektedir? İşçi ve emekçilere yoksul kesimlere etmediği aşikar değil mi? Öyleyse yaşananlardan çıkarı olanlara hizmet ettikleri gayet bariz olarak ortaya çıkmaktadır.

Tarafsız basın, tarafsız politika yoktur. Kıbrıs'ta Sosyalist Gerçek taraf tutmaktadır; işçilerin tarafını tutmaktadır. İşçilerin çıkarları için yayınını sürdürmektedir.

Kıbrıs'ta Sosyalist Gerçek işçi ve emekçiler için kurtuluşları yolunda çalışma yürütmeye devam edecektir.

Oku okut eleştiri yap!