Kıbrıs Bolşevizmi Zafere Ulaşacaktır!

Thursday, 31 January 2013   1 Şubat 1996 Kıbrıs’ın komünist hareketi için önemli bir tarihtir. Bu tarih, komünist hareketin, kitlelere komünizm propagandası ve ajitasyon yapılacaksa ve kaçınılmaz olarak kitleler örgütlenecekse, bu mücadelenin açık ve yaygın bir şekilde yapılmasının gerekliliğinin bilince çıkarılışının somutlaştığı gündür. Uzun yıllar, komünist hareketin yasal zeminde mücadelesinin mümkün olmadığı, bunun revizyonizme yol açacağı düşünülüyordu. Hatta doğru bir zeminde başlansa bile, zaman içinde yasallık koşullarının komünist çizgiyi revizyona uğratacağı, komünist olmaktan çıkaracağına inanılıyordu. Halbuki, 1 Şubat 1996’da yayın hayatına başlayan Kıbrıs’ta Sosyalist Gerçek (KSG) (ilk sayı Sosyalist Gerçek olarak çıkmıştı) bunun tersini kanıtladı. KSG yayına başladığı anda farkını ortaya koymaya başladı. Neydi KSG’nin diğer yayınlardan farkı? KSG öncelikle, sorunların köklü çözümü için işçi sınıfı iktidarının gerekliliğini savunarak kendini tüm reformist yapılardan ayırdı. Reformizmin burjuva bir akım olduğunu ortaya koyarak ona savaş açtı. Milli sorunların çözümünde kendini tüm diğer akımlardan ayırarak, milli sorunun çözümünün sınıf mücadelesinin ayrılmaz bir parçası olduğunu ortaya koydu. Kıbrıs sorunu diye bilinen sorunun milli bir sorun olduğunu, emperyalist sistemin yarattığı ve devam ettirdiği bir sorun olduğunu savunarak, çözümünün de emperyalizme karşı verilecek mücadeleyle ancak mümkün olacağını, KKK’den (Kıbrıs Komünist Partisi-1926) sonra ilk kez ve yıllar sonra yeniden gün ışığına çıkardı. Çözüm Anti-Emperyalist Birleşik Cephe Hükümeti’dir (AEBCH) dedi. AEBCH’ni elde etmek için öncü sınıf olarak ülke işçi sınıfının örgütlenmesinin şart olduğunu vurgulayarak milli sorunla sınıfsal sorunun bağını; işçi sınıfı dışındaki tüm emekçi katmanların anti-emperyalist cepheye kazanılmasının şart olduğunu vurgulayarak emperyalizme karşı ittifaklar sorununu; Türkiye, Yunanistan ve İngiltere işçilerinin bu mücadeleye kazanılmasının şart olduğunu vurgulayarak mücadelenin enternasyonalist yönünü bilince çıkarmıştır. KSG ilk günden başlayarak Marksist-Leninist bir çizgi oluşturarak 2002 yılında Kıbrıs Sosyalist Partisi’nin kuruluşuna siyasi ideolojik zemin hazırlamıştır. Açık çalışmanın siyasal yozlaşmaya yol açacağı düşüncesinin tersine, siyasi-ideolojik çizgisini gün ve gün geliştirerek, zenginleştirerek ve de sağlamlaştırarak, siyasal iktidar mücadelesinin bir sosyalist parti öncülüğünde olacağını bilince çıkardı. Öyle bir sosyalist parti ki, küçük burjuva lafazanlık ve maceracılıktan uzak, toplumsal dönüşümlerin kişilerin, partilerin değil, aslında sınıfların eseri olabileceğinin bilincinde… Öyle bir parti ki, demokrasi mücadelesini doğrudan demokrasi mücadelesi ile bütünleştirerek, demokrasi mücadelesi ile iktidar mücadelesini ustaca birleştirmeyi beceren… Doğrudan demokrasi mücadele perspektifiyle burjuvaların demokrasi havariliğini ellerinden almayı, onları yarattıkları vahşet çöplüğüne atmayı önüne koyan… Doğrudan demokrasi perspektifiyle işçi ve emekçi kitlelere aslında dünyayı yaratan ve yönetmesi gereken gücün kendileri olduğu gerçeğini günışığına çıkararak örgütlenmeleri ve dünyayı fetetmeleri gerekliliğini kavratmayı hedefleyen bir parti. İşte Kıbrıs’ta Sosyalist Gerçek 17 yıla bunları ve daha nicelerini sığdırarak Kıbrıs Komünist Hareketi’ndeki hakettiği yeri almış olup bu yolda devam etmektedir. Yaşasın KSG’nin şaşmaz Marksist-Leninist çizgisi! İyi ki doğdun KSG! Kıbrıs’ta Sosyalist Gerçek Kıbrıs Komünist Hareketi’nin oluşturulmasında işçi sınıfının yolunu aydınlatmaya devam ediyor! Kıbrıs Sosyalist Partisi Genel Sekreteri Mehmet Birinci.